Tutkulardan İntihar - Hümeyra

Griden halliceyiz fakat siyahtan karanlık Bi yanım kal diyorda diğeri, gitmekte kararlı Kapandım, kendi içime gören dese de zavallı Seni sevmek zor şu günlerde, sağlıma zararlı Gri aslında çok cefakar bi renktir Seni sevmek için kendimden fedakarlık ettim Azaldım, yok oldum, ne sen oldun ne fark ettin Seni bi kez kazandım sonra defalarca kaybettim Başkalarının hayatında mutlu olucaz demiştin O an azrail gökten inip, kursağıma erişti Yetiştim, bir enkazı kurtaramam demiştim Demiştim sen olmayan seni ben yapamam değiştin O gün kainat sustu ve bana karışmadı O gün bi adam defnedildi ölmedi bakışları O gün bi seni kaybettim bi ben alışmadım Bazen bi şarkı olmak bi kadına yakışmalı Nakarat x2 (Burak Alkın) İntihar gibiydi sırt dönüşün Ne garipti öyle bu seni son görüşüm (Tankurt Manas) Yol musun? Sırat mı? Seni sır tutup hiç aldım Azaldı inancım. Yazmak artık ilaç mı? Keşke demiyorum da beni anlasaydın birazcık Seni aklımdan çıkardım da kalbim hala inatçı Sevmek artık yarım gelir yanında yanım değil Yakınlar uzak olur da hep uzaklar ağır dimi? Üflüyorum bi şarkıya sarıp seni Cehennem de olsa yerin bi şekilde çağır beni Affetmek erdemdir, kahretmek başka Kaybetmek acıtınca geç kaldık baştan Yaram derin açma, tabi kolay gibi kaçmak Kıskanmak, hırs yapmak yakışmalı bi aşka Bi yere varamadığını bilemezdim koşmadan Koşmak sorun değilde sen olmayanı zorlamam Hiç olmadık dakikanda gözün dalsın boşça bak O gemi hiç dönmeyecek o yüzden haşçakal Nakarat x4 (Burak Alkın): İntihar gibiydi sırt dönüşün. Ne garipti öyle bu seni son görüşüm.

(Dizlere çök-) Dizlere çöktüm yaşandı dehşet Son gücü verdim hayat dedi "pes et" Sus bi' kafamda durmadı sesler Cebimde para artık yansın o deste Önemi kalmadı dünya bir yana Gitti melekler dönmedi bana Burda huzuru bi' görmedi anam Mücadele verirken bulaştım kana Mutluluğu bulamadık çözmedi para Sokaklar tuttu dünyamızı kara Esti ve içimizi buzladı hava Doğadan öğren ve yaraları yala Geçirdik yurtları tutmadı kurdu 17 sene kalbimden vurdu Soldu ve bahçemde kalmadı duygu Olay istediniz alsana kurgu Dünya dönmüyor ve saatim de durdu İsabet alındı ihanet buydu Tenha sokakta sırtımdan vurdu Son nefes verirken kargalar buldu Dön hayata şimdi kalk ayağa Nefesi al ver kur ayara Aç tüm kartları kur masaya Murat artık yok sen Massaka (sen Massaka, sen Massaka, sen Massaka) Yüreğime kar yağar Kalsın tüm mezar Sana ilkbahar kalsın Bana intihar Yüreğime kar yağar Kalsın tüm mezar Sana ilkbahar kalsın Bana intihar Sokak ghetto ve gecekondu Kurulan oyunların hepsini bozdum Bu işler büyücek içime doğdu Planım açıldı sonunda oldu Her yer kamera son model araba Sahnem patlıyor konser alanda Binlerce insan değerim tavanda Plak şirketleri hepsi pazarda Bak yine o siyah kanatla Unutmadım o günü yağmurlu havada Gelmişti o gece kurtardı karada Şimdi beni izliyor o karga havada Sınırı açtım hesaplar patlıyor kasalar taştı Türkçe rap diyince Massaka başlık Hadi diz paraları şimdide yansın Dünya kanunu hepsi yalan Evet biz olmadık paralan adam Düşüp ve kalkandı sonunda kalan Kokunu özledim kokunu anam (kokunu anam, kokunu anam, kokunu anam) Yüreğime kar yağar Kazıldı mezar Sana ilkbahar kalsın Bana intihar Yüreğime kar yağar Kazıldı mezar Sana ilkbahar kalsın Bana intihar (Sana ilkbahar kalsın Bana intihar, bana intihar)

Artık demir almak günü gelmişse zamandan, Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. Birçok giden memnun ki yerinden, Çok seneler geçti çok seneler geçti; dönen yok seferinden. Birçok giden memnun ki yerinden, Çok seneler geçti çok seneler geçti; dönen yok seferinden. Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu! Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Birçok giden memnun ki yerinden, Çok seneler geçti çok seneler geçti; dönen yok seferinden. Birçok giden memnun ki yerinden, Çok seneler geçti çok seneler geçti; dönen yok seferinden. Birçok giden memnun ki yerinden, Çok seneler geçti çok seneler geçti; dönen yok seferinden.

Diyelim ki Ağır ameliyatlık hastayız Yani beyaz masadan bir daha Kalkmamak ihtimali de var Duymamak mümkün değilse de Biraz erken gitmenin kederini Biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına Hava yağmurlu mu diye bakacağız pencereden Yahut da yine sabırsızlıkla bekleyeceğiz En son ajans haberini Diyelim ki Dövüşülmeye değer bir şeyler için Diyelim ki, cephedeyiz daha orada İlk hücumda daha o gün yüzükoyun Kapaklanıp ölmek de mümkün Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu Fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz Belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu Diyelim ki Hapisteyiz, yaşımız da elliye yakın Daha da on sekiz sene olsun Açılmasına demir kapının Yine de dışarıyla beraber yaşayacağız İnsanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla Yani duvarın arkasındaki dışarıyla Yani nasıl ve nerede olursak, olalım Hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak Yani nasıl ve nerede olursak, olalım Hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak Yani nasıl ve nerede olursak, olalım Hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak Yani nasıl ve nerede olursak, olalım Hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak Dara dara-ri-ra ra dara rira ra

Dönmek, mümkün mü artık Dönmek, onca yollardan sonra Yeniden yollara düşmek Dönmek, mümkün mü artık Dönmek, onca yollardan sonra Yeniden yollara düşmek Neresi sıla bize, neresi gurbet Al bizi koynuna ipek yolları Üstümüzden geçiyor gökkuşağı Sevdalı bulutlar uçan halılar Uzak değil dünyanın kapıları Neresi sıla bize, neresi gurbet Yollar bize memleket Gitmek, mümkün mü artık Gitmek, onca yollardan sonra Yeniden yollara düşmek Gitmek, mümkün mü artık Gitmek, onca yollardan sonra Yeniden yollara düşmek Neresi sıla bize, neresi gurbet Rakılı akşamlar, gün batımları Çocuk gibi ağlar yaz sarhoşları Olmamış yaşamlar, eksik yarınlar Hatırlatır her şey eski aşkları Neresi sıla bize, neresi gurbet Yollar bize memleket